29 Mart 2011 Salı

Sana İsim Buldum Anam Babam

Evet, karar verdim ben de artık kendi blogumla konuşacağım. Kendisini bir numaralı masa arkadaşım ilan ediyorum hatta. Ama böyle blog falan olmuyor güzel bir isim lazım kendisine. Artık bu blogun resmi adı Şükran'dır. Bu arada yeni nesil götler bu ismi çok demode buluyorlar. Kız ismi önerilerinde 'Şükran' ismini önerdiğimde böyle yüzlerini falan buruşturuyorlar. İki gün boyunca dönen salıncakta mahsur kalın. Bol bol düşünün o ara. Şükran lan! Deli misiniz? Müthiş isim. Lan olum bak sen daha kötü isim duymamışsın hem. 'Perişan'. Allah canımı alsın var böyle bir isim ya. Bizzat uzaktan akrabamızdır hem kendisi.

Neyse Şükrancığım. Seni de bu lakırdılara maruz bıraktım. Kusuruma bakma. Nasılsın? İyi misin bari? Biliyorum görüntüne pek vakit ayıramıyorum. Kızgınsın biraz bana. Ama takma kafana. Arada olur öyle. Şey edeceğim ben onu. Ayarlayacağız yani. Sıkıntı yapma.

Bak sana ne diyeceğim; geçen gün 'araşırız' diyen adamdan bahsetmiştim ya. Hah, onunla görüştüm bugün. Adam resmen deli anam babam. Konuşma bitene kadar iki posta ter döktüm. Neyse oldu gibi o iş ya. Bilemedim ki ben de. Saçma sapan bir olay oldu orada yani. Kesinleşince ben şey yapacağım sana.

Merak etme Şükran. Hayallerimden vazgeçmedim. Onlar benden vazgeçse de ben onların peşini bırakmayacağım. Sadece biraz erteledim. Bir gün o düşünü kurduğum günler de gelecek... Ama artık seçeneğim kalmamıştı Şükranım. Sen de biliyorsun. Yapacak bir şey yok.

Adam da arayıp haber vereceğim demişti ama bak saat kaç oldu? Peeh. Yalan ettiler bizi Şükran, yalan.

Neyse Şükrancığım, umarım ismini beğenmişsindir. Benimle kal, kendine de mukayet ol. Geleni gideni güzel ağırlar, uğurla. Öptüm canım ciğerim. Hoşçakal.

Hoop sonradan ekliyorum: Şükran bak şarkı koyacaktım senin için alta unutmuşum. Neyse Allah'tan çok geçmeden fark ettim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder