22 Ekim 2011 Cumartesi

Aslında Fark Ettim (Seda Sayan)

Ki

-Böyle başlığa ünlü birinin ismini yazınca deli tık alıyorsun. Mesela Şebnem Kısaparmak içeren bir başlık var altlarda. O güne kadar tıklanandan daha fazla tıklanmış blog. Vay arkadaş.

-Biber gazı hiç hoş bir şey değil, bugün bunu da anladım. Yakıyor yea bildiğin.

-Şu yaşıma geldim hala daha tül ve perde arasındaki farkı çözemedim. Hayatın şifresi gibi anasını satayım. Sanki kafamda netleşse o ayrımları çok daha mutlu olurum gibi hissediyorum.

-Kanka insan neden paylaşmak ister ki? Nedir yani? Ego mudur? Ali Nazik midir? Bence de kibar birisidir.

-Evet şaka yapamıyorum. Bunu da fark ettim az önce. İyi oldu ama. Dersimi aldım.

-Bugün daha doğrusu şu an o kadar mülayimim ki, o derece yani. Tüm insanları seviyorum deliler gibi.

-Bülent Ortaçgil dinleyince ve Ezginin Günlüğü'de tabi, sanki şarap içmem gerekmiş gibi hissediyorum. Ardından da sevişme hissi uyanıyor. Şarabı bulmak ve içmek eylemlerini gerçekleştirebiliyorsun da işte sevişme kısmı zor iş. Peeh.

-Neden diyorum bazen. Neden bir insan gidipte steyşın vagon bir araba satın alır. SW bir otomobile o kadar para bayılır. Hayır satarken de zorlanacak yani, o bakımdan.

-Ben yine bir fena oldum. Bildiğin depresyon. Napsak? Yemek mi yesek?

-Öperim tosunlar, canlar.

2 yorum: